
Lizbon Gezi Rehberi
Sadece Portekiz’in değil İber Yarımadası’nın en önemli şehirlerinden biri olan Lizbon, 1260 yılından beri başkent. Köprüsü ve tramvaylarıyla İstanbul’a benzetilen şehir, Avrupa’nın en renkli şehirlerinden biri. Tejo Nehri’nin Atlas Okyanusu’na dökülmesinden önce oluşturduğu koy üzerinde yer alıyor. Lizbon, aynı zamanda Avrupa’nın en batı noktası. Liman kenti olması sebebiyle deniz ürünleri açısından zengin olan Lizbon’da gezdikçe acıkacağınız, aynı zamanda da tarihe, sanata, kültüre doyacağınız garanti.
Gezilecek Yerler
Lizbon’da birçok gezilecek mekan sizi bekliyor. Alfama Bölgesi’nde tarihe tanıklık edebilir, Baixa Bölgesi’nde alışveriş yapabilir, Bairro Alto Bölgesi’nde eğlenebilirsiniz. Tejo Nehri’nin üstündeki 25 Nisan Köprüsü, Belem Kulesi ve Jerónimos Manastırı Lizbon’u Lizbon yapan yapılardan sadece birkaçı. 28 numaralı sarı tramvaya mutlaka binip pek çok turistik bölgeyi görebilirsiniz.
Alfama Bölgesi
Şehrin bu tarihi mahallesi, Lizbon’un en karakteristik bölgesi. 12. yüzyıldan kalma sokaklar, renkli evler bu bölgede görülebilir. Portekiz’in geleneksel müziği olan Fado Müzesi bu bölgede bulunur. Nostaljik tramvayı kullanıp bölgeye ulaşabilirsiniz.
Santa Justa Asansörü
1900’lerde Baixa ve Bairro Alto’yu birbirine bağlamak için kurulan asansör neogotik tarzda. Şehri panoromik olarak görebileceğiniz asansör 45 metre yüksekliğe sahip.
Belem Kulesi
Lizbon’un 7 metre yüksekliğindeki kulesi 1519 yılından beri ayakta. Bir süre hapishane olarak da kullanılan kule karma mimari öğeleri taşıyor. Dışarıdan sade ve küçük görünen kulenin aslında gösterişli ve büyük olduğunu görünce şaşıracaksınız.
Jerónimos Manastırı
Ünlü kaşif Vasco da Gama'nın da mezarının bulunduğu manastır, 1501 yılında yapımına başlanan ancak 100 yılda tamamlanabilen bir yapı.
Kaşifler Anıtı
Bir gemi şeklinde olan anıt, kaşif ve bilim adamlarının tasvirlerini barındırır. 1940’da yaptırılan anıt, 52 metre yüksekliğindedir.
25 Nisan Köprüsü
Lizbon manzarasını tamamlayan köprü, Tejo Nehri üzerine kurulu. Geceleri ışıklandırılınca seyir zevki artan köprünün önceki adı Salazar. Karanfil Devrimi’nden sonra adı 25 Nisan Köprüsü olarak değiştirilmiş.
São Jorge Kalesi
Şehrin en yüksek tepesinde yer alır. Kalenin M.Ö. 6. Yüzyılda İberler ve Keltler tarafından kullanıldığı düşünülmektedir. Şehrin en çok turist çeken yapılarından biridir.
Liberdade Caddesi
Lizbon’un en önemli caddesi olan Liberdade Caddesi, 90 metre genişliğinde ve 1.6 kilometre uzunluğunda. Caddede büyük markaların mağazaları, kafeler, restoranlar mevcut. Caddenin ortasındaki park da dikkat çekicidir.
Restauradores Meydanı
Meydanın ortasında bir dikilitaş bulunuyor. Bu anıt, 1640 yılında Portekiz’in İspanya’dan ayrılıp bağımsızlığını kazanması anısına yapılmış. Ayrıca meydanda 18. yüzyıl sonunda yapılan Foz Sarayı da bulunuyor.
Rossio Meydanı
Diğer ismi IV. Pedro Meydanı olan meydan, ortaçağ kadar giden bir tarihe sahip. Günümüzde buluşma mekanı olarak kullanılan meydan geçmişte isyanlar, kutlamalar gibi toplumsal olaylara ev sahipliği yapmış.
Praça do Comércio
Türkçe ismiyle Ticaret Meydanı, Tejo Nehri’nin yanına kurulu. Bu meydanda 1755’teki depremden önce Ribeira Sarayı bulunuyormuş. Meydanın ortasında yılanları ezen atının üstünde I. Jose heykeli görülebilir.
Bertrand Kitapçısı
Guinness Rekorlar Kitabı ’na göre hala açık olan dünyadaki en eski kitapçı olan Bertrand Kitapçısı şehrin ilgi çekici mekânlarından biri. Kitapçı 1732 yılından beri hizmet veriyor.
Ayrıca Denizcilik Müzesi, Arkeoloji Müzesi ve sanat müzesi olan Calouste Gulbenkian Müzesi görülebilir. Calouste Gulbenkian’ın Üsküdar doğumlu bir Ermeni olduğu bilgisini de paylaşalım. Chaido semtinde giyim alışverişi yapabilirsiniz. El yapımı kilimler, maskeler, takılar ve şarap yine Lizbon’dan alınabilecek ürünler.